İKİ KELİMELİK DEV ANLAM “GÜMRÜKLENMİŞ DEĞER”

İKİ KELİMELİK DEV ANLAM “GÜMRÜKLENMİŞ DEĞER”
4458 Sayılı Gümrük kanunun 235,236 ve 238. Maddelerindeki idari para cezalarında bahsi geçen
“gümrüklenmiş değer” ibaresi hesaplanması aşamasında oldukça büyük önem arz ediyor çünkü
bu iki kelimelik kavramın içeriği oldukça dolu olduğundan karşılaşılabilecek cezanın meblağı da
bir o kadar büyük oluyor.
Kanunun 242. Maddesine istinaden itiraz hakkının yersiz kullanılması , uzlaşma hakkının da
yitirilmesi sonucunu doğuracağından , karşılaşılan cezaya itiraz edilmeden önce gümrüklenmiş
değer tanımının iyi anlaşılması ve yorumlanması gerekmektedir.
Gümrük kanunun 3.maddesinin 26.fıkrasında “gümrüklenmiş değer” terimi “ , Uluslararası
Kıymet Sözleşmesine göre belirlenecek; ithal eşyası için eşyanın CIF kıymeti ile gümrük
vergileri toplamı, ihraç eşyası için FOB kıymeti ile gümrük vergileri toplamı “ olarak
tanımlanmıştır.
Tanımda bahsi geçen ve irdelenmesi gereken kavramları iki başlığa ayırmak gerekmektedir.
1.“Uluslararası Kıymet sözleşmesine göre belirlenecek Kıymet “
Uluslararası kıymet sözleşmesine göre kıymet belirlenirken , GATT.‟ın VII. maddesinin dikkate
alınması gerekmektedir. Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT)‟nın VII.
Maddesinin Uygulanmasına Dair Anlaşma‟nın 7.maddesinin 2. Fıkrasına istinaden ithal
eşyasının, giriş liman veya mahalline kadar yapılan nakliye giderleri yükleme, boşaltma ve
elleçleme giderleri ve sigorta giderlerinin gümrük kıymetine dahil edilebilmesi hususu her
ülkenin kendi insiyatifine bırakılmış ve ülkemiz mevzuatında da bu husus , 4458 Sayılı Gümrük
Kanununun 27/1-e maddesi ile düzenlenerek , söz konusu giderlerin gümrük vergilerinin
hesaplanmasında esas alınan gümrük kıymetine ilave edileceği hüküm altına alınmıştır.
Ayrıca yine GATT‟ın VII. Maddesinin diğer unsurları gümrük kanunun 23 ila 31. maddelerinde
yer bulmuş ve “Gümrük Kıymeti “ , Kanunun 27 ve 28 inci maddelerle göre gerekli
düzeltmelerin de yapıldığı, fiilen ödenen veya ödenecek fiyat olarak tanımlanmış olduğundan ,
ithal konusu eşya için alıcı adına ve yararına yapılan ödemeler , yurt dışında gerçekleşen demuraj
giderleri , lisans ve royalti ürcetleri gibi birçok unsurun kıymete dahil edilmesi gerekmektedir.
2. “CIF”
CIF incoterms „ de tanımlanmış , denizyolu taşımaları için düzenlenmiş bir teslim şekli
olup,kelime anlamı “Masraflar,navlun,sigorta” dır .Eşya taşıma aracına teslim edildikten sonra
sorumluluk alıcıya geçer ve bu aşamadan sonraki masraflar alıcı tarafından karşılanır.Kanunun
27. maddesine istinaden, Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesine gelmeden önce oluşan
nakliye,aktarma , elleçleme giderleri de gümrük kıymetini oluşturan unsurlar arasında
sayıldığından , alıcı tarafından karşılanan bu masraflar gümrük kıymetine ilave edilmelidir.
Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse;
Mal bedeli : 100.000 TL
Navlun : 10.000 TL
Sigorta : 3.000 TL
CIF bedel : 113.000 TL
Yurt dışında gerçekleşen Demuraj : 10.000 TL
Lisans ücreti : 50.000 TL
Gümrük Kıymeti : 173.000 TL
Gümrük Vergisi (%10) : 17.300 TL
Ardiye ücreti : 1.000 TL
KDV (%18) : 34.434 TL
Gümrüklenmiş değer : 224.734 TL olacaktır.
Anlaşılacağı üzere hesaplama yapılırken , alıcı ile satıcı arasında yapılan sözleşme çerçevesinde
anlaşılmış olan teslim şeklinin EXW ya da DDP ve taşıma şeklinin tır veya gemi olmasının bir
önemi olmamakta , uluslararası literatürde kullanılan “CIF” teslim şeklinin gereklilikleri ve
sorumluluklarının maddi değerlerinin hesaba katılarak , gümrüklenmiş değer‟in her halükarda
CIF teslim şekline göre oluşturulan kıymet unsurlarına göre hesaplanması gerekmektedir.
Gümrüklenmiş değer hesaplaması yapılırken “Uluslararası kıymet sözleşmesine göre
belirlenecek CIF kıymet” ifadesinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup ,
yalnızca CIF değer ve buna göre hesaplanacak gümrük vergileri toplamı olarak değil , eşyanın
gümrük gözetiminden çıktığı ana kadar yapılan , vergiler dahil ödemelerin tamamı olarak
değerlendirilmelidir.

Serkan YENİLMEZ
İZMİR 2018/1

DAHA FAZLA

Gümrük İşlemleri – Gümrükçülük – Gümrük için Öneriler Köşe yazısı

Merhaba değerli Gümrük Müşaviri NET takipçileri ve Değerli meslektaşlarım; Mesleğimiz gümrük müşavirliği ve danışmanlık hizmeti ciddi anlamda bilgi birikimi ve deneyimi gerektiren bir meslektir. Mevzuat anlamında ise sadece gümrük kanun ve yönetmeliği ile sınırlı olmayıp KDV kanunundan ÖTV kanununa, Tarım bakanlığı tebliğlerinden Çevre bakanlığı tebliğlerine, Ürün güvenliği tebliğlerinden, birçok ithalat tebliğlerine bilinmesi ve tatbik edilmesi gereken birçok mevzuata hâkim olunması gereken bir meslektir.

Meslekte 16. yılıma girmiş bulunmaktayım. Uzun bir aradan sonra mesleğimiz ile ilgili bir yazı daha kaleme almak istedim. Sektörümüzün daha ileriye gitmesini can-ı gönülden arzu etmekteyim. Bir önceki yazım* İhracat işlemlerinin kolay yapılması ile ilgiliydi. İhracat işlemleri için birçok öneriler sunmuştum. Bu öneriler geçen süreç zarfında kısmen veya tamamen uygulamaya geçti. Zaten ihtiyaçtan gelen sektörün elzem ihtiyacı olan konulardı. Şimdi birkaç maddede bunları sayıp sektörümüzle ilgili devreye girmesi elzem olan yeni maddeleri etraflıca anlatacağım.

İlk yazımda İhracatta fotokopi fatura ile işlem yapılabilmesi için yeni düzenlemeleri gerektiğinden bahsetmiştim. İhracatta Faks fatura uygulaması yürürlüğe girmesi ile işlemlerde hızlanma yaşanmıştır. Bakanlığın her ay ve yıl yayınladığı İşlem sürelerinde de bu açıkça belli olmaktadır.
Diğer başlık ise; A.tr,Eur.1,Menşei Şahadetnameleri gibi ihracatta düzenlenen belgelerin onayı Ankara Ticaret ve Sanayi odaları merkezinde yapılmaktaydı. Sunduğum öneride işlemlerde zaman kaybı yaşanmaması adına gümrük idare binaları içinde bir ofis benzeri onay yapabilecek bir yer olması idi. Bu önerim kısmen Ankara Lojistik üssünde bulunan Ankara (Tır) Gümrük müdürlüğünde yerine getirilmiş olup Ankara Ticaret ve Sanayi odaları buraya ofis açmıştır. Esenboğa gümrüğünde henüz böyle bir faaliyet olmamış olup bu gümrükte de biran evvel ofislerin açılması gerektiğini düşünüyorum.

Başka bir konu da; İhracatta Çok kalemli beyannameler için düzenlene talep etmiştim. Bu konu ile ilgili en son Çok Sayıda Kalemden Oluşan Eşyanın İhracatında Gümrük Beyanı 2013/34 sayılı genelge yayımlandı. Burada birçok kayıtla kolaylık sağlanmış durumdadır. Ancak bu süreç zarfında gümrük programları teknolojiye ayak uydurarak Excel den beyanname oluşturma gibi kolaylıklar sağladığı için genelge gereklerine ihtiyaç kalmadan beyannameler çok kalemli açılabiliyor. İstatistik açısından da böyle olması daha doğrudur.
Bir başka konuda İhracat beyannamelerinin yükümlülere zamanında teslim edilmemesi idi. Bu sorunda sarı nüshaların gümrük işlemi biter bitmez gümrükçülere teslim edilmesi ile çözüldü.
Çok önemli bir eksiklik ise ihracatta Mavi hat uygulaması idi. İhracat hedeflerimiz doğrultusunda ihracat da olması gereken mavi hat uygulaması sadece ithalat da uygulanmakta idi. İhracata da uygulanması yönünde kuvvetli kanaatlerimi bildirmiştim. Bu sorun da çözüme kavuştu.
Şimdi ise sektörümüzün ihtiyacı olan yeni gündem maddelerini Gümrük Müşaviri NET web sayfasında etraflıca değerlendireceğiz. Sektörümüz için katkılarından dolayı ve bize bu fırsatı sunduğu için Gümrük Müşaviri NET Yöneticilerine teşekkür ederiz.

Beyannamelerde imalatçı çıkmazı
İhracat beyannamelerinde imalatçı girilmesi zorunlu değildir. Gümrükler genel müdürlüğü de bununda ilgili genelge (2013/31) çıkarmıştır. Genelge 3. Maddesi şöyledir;
3. Gümrük beyannamesi üzerinde münhasıran ihraç eşyasının imalatçısına ilişkin bilgilerin kaydedilmesi için oluşturulan bir alan bulunmamaktadır. Bununla birlikte, ihracatçı firmaların isteğine bağlı olarak beyannamenin 44 nolu alanına imalatçı firma bilgilerinin kaydedilmesi mümkün bulunmaktadır. Buna göre, dahilde işleme rejimi kapsamı dışında kalan ihracatlara ilişkin gümrük beyannamelerinin 44 nolu alanına imalatçı firma bilgilerinin kaydedilmiş olması halinde beyannamenin onay ve kontrolüne ilişkin işlemlere devam edilecek, imalatçı firma bilgisinin düzeltilmesi ya da değiştirilmesine yönelik taleplerin karşılanmayacağı hususunda beyan sahiplerinin bilgilendirilmesi gerekmektedir.
Buradan da açıkça anlaşılacağı üzere imalatçı bilgisi girilmesi için beyannamede bir hane yoktur. 44 nolu haneye girildiğinde hatalı olması halinde düzeltilmesi ya da değiştirilmesine yönelik taleplerin karşılanmayacağı açıkça yazılmıştır.
Lakin eşyaların ihracında birlik ödemesi yapılırken imalatçı bilgisi şartı var. İmalatçı girilmesi zaruri (Şeker gibi) ürünler dışında birlik ödemesinde bu şartın birlik tarafından kaldırılması gereklidir. İmalatçı firmalar dışında kalan firmaların ihracat eşyalarında imalatçı bilgisine ulaşılması her zaman kolay mümkün olmamaktadır. Ayrıca kdv iadelerinde vergi dairelerinin beyanname de imalatçı bilgisi aramaması gereklidir. Beyanname de imalatçı firma unvanında ufak bir hatadan dolayı iadeleri vermediği durumlarda yaşandı. Çoğu vergi dairesi ise ihracatçı firmanın yazdığı ayrıntılı dilekçe ile işlemleri yürütmektedir.
Artık İmalatçı çıkmazı konusunda bir standardın olması gerekmektedir.
500 milyar dolarlık ihracat hedefimiz doğrultusunda eksikliklerin biran evvel giderilmesi gereklidir.

İhracatlar da yaşanan nisbi aidat ödeme sorunları
Her bedelli ihracat işleminde ihracatçı birliklerine ödenen nisbi aidatlar gümrük müşavirliklerine ait kartlardan ödenmektedir. Söz konusu ücretleri ise ciddi bir yekün teşkil etmektedir. Bu ücretlerin Firmalardan tahsili ise bazen zaman almaktadır. Firmalardan kredi kartı çıkarılması istendiğinde ise başka kurumda kullanılmasının önünün kapalı olmasını(Gümkart gibi) talep etmektedirler. Bankalara sorduğumuzda bunun mümkün olmadığını bildirmektedirler.
Bu konu İhracatçılar birliği bünyesinde çözülmesi gereklidir.
İhracatçılar birliği yaptığım sözlü görüşmemizde ise konuyu çözecek kurumun Türkiye ihracatçılar meclisi (TİM) bünyesinde olması yönünde bilgi almaktayız. İhracatçılar birliği yetkilileri de toplantılarda dile getireceklerini bildirdi. Ancak dernek veya odalar vasıtası ile başvurular daha etkili olacak denilmektedir.

Bu konuda sektör dernek ve temsilcilikleri olarak gerekli resmi görüşmelerin yapılarak konunun Gümkart benzeri (birlikkart/TİMkart/İhracatkart) bir sistem çerçevesinde çözülmesi uygun olacaktır. ancak en doğru olanı ise Gümkart protokolüne dâhil olmak sureti ile yapılabilmesidir.

TAKİP ETTİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER YAZILARIMIZ DEVAM EDECEKTİR.

 

DAHA FAZLA